Fuji Kureta Röportajı

Son zamanlarda en çok beğendiğim icraatlardan biri olan Fuji Kureta ile Lezet magazin için ufak bir röportaj eyledimk. Dosta, yarene dinletin::::::::::::::::::::::röp::





Son yıllarda teknoloji patlamasını takiben, patlamış mısır gibi patlayan bir sürü grup çıktı karşımıza, yerel açıdan bakarsak gitar müziğine gömülen gençlik yığınlarıyla beraber, kendi çapında pastalığa bağımlı İstanbul’un kilit nokta grupları veya küçük illerden zaman zaman şaşırtıcı çalışmalar geldi kulaklara. Fakat genelde göze çarpan bir nokta, bütün kendi zamanının ruhunu yakalamaya çalışan grupların biraz kendilerinin gelişimini sınırlayan engeller ve bana göre birazda ben yaptım olduculuktan dolayı pek akılda kalıcı işlere imza atamadıklarını görüyoruz.

Fakat son zamanlarda karşılaşma şansı yakaladığım Fuji Kureta bütün ana akım modalarla gaza gelip fıslayan ve popüler bağlamda bir parlayıp sönen grupların hepsinden çok daha başarılı ve akıla kazınan bir müzik ircaa etmekte. Myspace vasıtasıyla tanıştığım Fuji Kureta’yla mail le soru cevap şeklinde ufak bir röportaj yaptık. Eğer sizin de kendilerinden haberiniz yoksa mutlaka myspace lerine bir göz atın ve isimlerini unutmayın. İleride kendilerinden çok güzel şarkılar dinleyeceğimizi düşünüyorum cidden.

Sizle ilk defa tanışanlar için kısaca kendinizden bahseder misiniz?

Fuji Kureta Deniz Öztürk ve Şahin Kureta’dan mütevellit bir electro-downtempo grubudur. İkimiz de tanışmadan önce çoğunlukla rock formatında, farklı gruplarla müzik yaptık. 2008 Ağustosunda tanıştık ve birlikte electro ağırlıklı müzik yapmaya karar verdik.

Grubun kuruluş aşaması nasıl gelişti?

Birbirimize işlerimizi dinlettik. Müzik zevklerimizin uyuştuğunu fark edince birlikte müzik yapmayı denemeye karar verdik. İlk önce Toutes les femmes’ın acid jazz’a yakın bir hali ortaya çıktı. Sonra aradığımız sound’un bu olmadığını düşünerek şarkıya baştan başladık. Sonuçta Toutes les femmes’ın sizin dinlediğiniz hali ve büyük oranda da grubumuzun sound’u ortaya çıkmış oldu.

Elektronik ve downtempo grupların çoğunlukla hüzünlü şarkılarıyla tanınır, ama sizin şarkılarınızın biraz daha pozitif tarafı var gibi geldi bana, şarkılarınızı yaparken çıkış noktalarınız neler oluyor?

Şahin: Deniz bu sorudaki yoruma çok sevindi. Çünkü ben Thom Yorke hayranıyım ve daha çok ‘neden kendimizi kesmiyoruz ki’ şarkıları yapmayı seviyorum. Deniz de sürekli olarak birlikte yaptığımız şarkıların hüzünlü olduğundan yakınıyordu.

Deniz: Bence insanların hüzünlü taraflarına hitap etmek daha kolay. Normal durumdaki bir insanın hüzünlü bir şarkı dinleyip efkârlanması sık karşılaşılan bir durum fakat dinlediği müzikle mutlu olması daha zor.






Müzik piyasasında genel olarak İngilizce sözlü müziğin hâkimiyeti mevcut ama sizin bazı şarkılarınızın Fransızca olduğunu görüyoruz, Fransızca şarkıların kaynağı nereden geliyor?

Deniz: 9 yıl Fransa’da yaşadığım için Fransızca ikinci dilim gibi ve bazı melodiler Fransızca sözlerle ifade edilebiliyor. En azından benim tarafımdan.

Sanıyorum henüz canlı performansları başlamadınız, Yakın zamanda sizi izleyebileceğimiz bir yer var mı? Veya sizin gönlünüzden nerelerde çalmak geçiyor?

Maalesef başlamadık. Şu sıralar harıl harıl canlı performans için çalışıyoruz. İki yeni şarkımız daha var. Bunlarla birlikte 8 şarkımız oldu fakat bu bir canlı performansı doldurmaya yetmez. Bu yüzden repertuarımıza Brazilian Girls ve The Knife gibi gruplardan birkaç cover da ekledik. Yakında hazır oluruz. Elektronik müzik yapılan mekânların çoğunda ağırlıklı olarak dans müziği yapılıyor. Bu yüzden hem elektronik hem de sakin bir müziğin icra edilebileceği mekân sayısı oldukça az. Gönlümüzden geçen mekânlar da Babylon, Ghetto, ...


“Toutle les Femmes”’ın klibine kimler katkıda bulundu?

Klibin görüntüleri arkadaşımız Armağan Uslu’nun “Kofles” isimili kısa filminden arda kalan görüntüler aslında.. Paris’te yaşayan Armağan şarkıyı çok beğendiğini ve elinde parçaya uygun görüntüler olduğunu söyledi, biz de tamam dedik, ortaya izlediğiniz klip çıktı.

Yakın zamanda yerli veya yabancı bir label’la anlaşma veya görüşme fırsatınız oldu mu? Veya basılı albüm yapma isteğiniz var mı?

Türkiye’den Doublemoon ve İsveçli plak şirketi Substream ile görüştük. İkisi de dijital dağıtım teklifinde bulundu. Biz daha çok fiziksel albüm derdinde olduğumuzdan, teklifleri değerlendiriyoruz.





Myspace’inizde ki fotolar pek sevimli göründü gözümüze, çekimleri yapan Eda Çekil’den biraz bahseder misiniz?

Dokuz Eylül Üniversitesi Fotoğraf bölümü mezunu, Galatasaray Üniversitesi’nde Medya ve İletişim yüksek lisansı yapmakta olan, İzmirli ve çok yetenekli bir arkadaşımızdır Eda Çekil. Bir gününü ayırıp fotoğraflarımızı çekti. Ortaya bizi de şaşırtan güzellikte fotoğraflar çıktı.

Son olarak klasik soru babında, müziğinizi yaparken ilham aldığınız ve sevdiğiniz gruplar/müzisyenler kimler?

Çok fazla grup var, bir kaçını yazalım: Shrift, Radiohead, Brazilian Girls, CocoRosie, Björk, Squarepusher, Xploding Plastix, Imogen Heap, edIT, Amon Tobin, Lali Puna, Psapp...

Çok çok teşekkürler tekrardan

Fuji Kureta @ Myspace

www.fujikureta.com

0 yorum:

counter on
blogger