Sansüre selam, yola devam
Olayı duymayayanız yoktur sanıyorum. Kollektif olarak tepkiler de gelmeye başlıyore. Reset e 2 gün önce şöyle birşeyler tırsladım. Önce yazıya alalım
http://www.resetmagazine.net/resetsayi42/muzik/Sansur-Sezonu-Acildi.html
Bilenler bilmeyenlere anlatsın babında açıklamaya girersek; Müyap’ın telif hakları babında hâllenmesi sonucu mahkeme kararıyla Last Fm ve Myspace’e ulaşımı engellemesinin yarattığı sinir bozukluğuyla cebelleşmekteyiz…
Yıllardan beri kocaman bir modernizmle gelen nimetleri daha doğru düzgün özümseyemeden; iletişimsizlik, cehalet, nemalanma hırsı ve faşizan yöntemlerle –ve tabiri caizse: Sarıyer merkez / kafasına göre herkes- eksenli keyfi uygulamalarla sansüre tâbi tutulan bir internet denizinde gezinmek zorunda bırakılıyoruz.
2 seneyi aşkın süredir youtube’u türlü çakallıklar ve dns taklalarıyla girip çıkarken, evrim teorisi yazdığınızda girdiğiniz çoğu site mahkeme kararıyla kapatılmış, diktatöryal kafanın torunsalları tarafından hâkimiyet olgusuna bağlı kalarak blogger, wordpress hatta google sites gibi bir site bile sorup soruşturmadan düz mantıkla tırpanlandığı yurdum sanal sularındaki son uygulamadaki çakallık ise iyice asap bozucu bir görüntü sergilemekte.
Sanatın ve müziğin üretilen ve paylaşılan bir şeyden ziyade, artık duyguların ve hissiyatların serbest piyasa ekonomisinde ne kadar para edeceğine dair bir dürtüyle – hedefe yönelik olarak adeta cıvık bir duygu bulamacı haline geldiğini türlü şekilde çeşitlendirebiliriz.
İşbu sebeple şu anda müzik üreten insanlarda ve dinleyicide myspace ve last fm in yasaklanması büyük bir öfke yaratmakta ve yaşamayanlarda tepkisini koymalı; zira amatör müzisyenlerin, yeni grupların ve bunlarla herhangi bir reklam çakallığı, promosyon makyajı ve label vampirliği olmadan dinleyicinin sanatçıyla birebir etkileşime geçip hasbelkader sohbet edebileceği; yapılan icraatlardan haberdar olup, başkalarıyla paylaşıp sosyalleşebildiği; müzisyenin ve müzikseverin en azami surette rahatsız edildiği ve kendini ifade edebildiği en kullanışlı sitelere yasak geldiğini idrak etmek gerekiyor.
Birkaç gündür olayı sıkı bir şekilde takip eden Hafif Müzik’ten Mehmet Tez’in Müyap başkanı Bülent Forta ile görüşmesinden hallice okuduğumuza göre sorunun derdi telif hakkı babında last.fm ve myspace’den ücret talebi ve anlaşmanın sağlanamaması.- Anlaşmanın da yakında gerçekleşeceği söyleniyor.- Bülent Forta beyin açıklamasında mazlum sanatçılardan ve Müyap’ın hak mahrumiyetlerinden bahsedilmiş. Bülent Forta, Mehmet Tez ile sohbetinde “Bu iki firmanın da Türkiye’de şubeleri açıldı. Burada yapılan işler telif hakkı doğuruyor. Ancak yabancı firmalarla anlaşma yapmalarına rağmen Türk firmaları ciddiye almıyorlar, bize biraz üçüncü dünya ülkesi muamelesi yapıyorlar” şeklinde bir beyanatta buyurmuş. Lakin kendisi üçüncü dünya ülkesine yakışır bir şekilde bu sitelerin yasaklanmasını sağlaması ile bütün dünyada yine dalga geçilen ve makaraya alınmamızı sağlayan bir uygulamada parmağı olduğunun farkında değil sanıyorum.
Olaya biraz geniş çerçeveden bakarak ve çuvaldızı kendimize de batırma anlamında apolitik apoletlerimizin ardında bıçak kemiğe dayanmadan ve kendi yaşam alanımız kısıtlanmadan harekete geçtiğimiz çok nadir oluyor. İnternetteki binlerce siteye erişimi engelleyen uygulamalara karşı sansüresansür.com vb. kolektif veya kişisel oluşumlarda faşizan gündeliğin baskıcılığını en azından sanal ortamda savunarak bir nevi aktif bir tepki göstermekteler. Fakat bu gibi aktivitelerin de yetmeyeceğini, sesimizi sitemize koyacağımız bir banner veya duvara stickerdan ziyade, kamuoyu baskısı oluşturarak; sadece Last Fm ve Myspace’i geri kazandığımız ana kadar değil; zaten kişisel olarak ve kendi istediğimizle girdiğimiz sitelere erişimin kendimizden başka kimsenin boyunduruğu altında olmadığını hep birlikte ve tek bir düşüncede birleşerek geri kafalı bilinçlere kabul ettirebildiğimiz zamana kadar çıkarmamız gerektiğini düşünüyorum.
Konuyla alakalı olarak Türkçe kaynak babında en faydalı Türkçe müzik bloglarından Deuss Ex Machine ve Dinleme Parkı’nda da değinildiği gibi her şeyin para olmadığı ve 2-3 ayrıntı uğruna milyonlarca abonesi olan sitelerin sadece parçalı bulutlu kuruluşlar tarafından karartılmaması gerektiğini bir kez daha üstüne basarak söyleyip, ünlü Fransız Napolyon Büleforta abinin PARA PARA PARA düsturunun aksine dünyada bazı güzelliklerin parayla satın alınamayacağı, sanatçılarının emeklerinin ve çabaların elbette bir karşılığı olması gerektiğini fakat bu şekilde körü körüne uygulamalarla ne müziğe ne de müzisyene bir katkı sağlanmayacağını anlamak gerekiyor.
Olay hakkında gani gani bilgi sahibi olmak için faydalı linkler de aşağıda mevcuttur:
Cümleten saygılar.
Deuss Ex Machina :: Myspace ve Last Fm’in Engellenmesi – Sanat Mal Mıdır?
Hafif Müzik : İnsanlar biraz bilinçlendiyse biz yediğimiz küfüre razıyız!
Sansüre Sansür :: Myspace, Last.Fm, sansür, kültür ve ‘bir avuç insan’…
Radikal :: Dijital kuşağa bayram haram
Dinleme Parkı :: Para insanın gözünü kör eder – mü – yap
0 yorum:
Yorum Gönder