Good Copy Bad Copy



Belgesel tarzında, sömür mömür. Somali'li korsanlardan sonra favorim Nijerya'lı korsanlar, aslanlarım.

http://www.goodcopybadcopy.net/

http://experimentaletc.blogspot.com/2009/01/good-copy-bad-copy.html

Unutsal

“Dünyada ne kadar da ilginç enteresan sorunlar var lakin haydi şimdi bütün eller havaya artık girdik hepimiz havaya “ şeklinde kemik çerçeveli kasmalımescit delikanlısı modunda veya “haykıracak nefesim kalmasa bile ellerim uzanır olduğun yere gözlerim görmese ben bulurum yine” tarzında banadokunmayanyılan anonim ortaklığıyla günlerini harcayan insan yığınları için duyarlılık veya politiklik belirten herhangi bir hareketin istemli istemsiz bir şekilde beyinde uyandırdığı hezeyansal çıkarımların ve safi unutulan ve unutturulan yüz binlerin solup giden özgür - eşit yaşama arzularının hepsinin nefesini kesmeye çalışan bu bağnazlığın dur durak bilmeden üstümüze sinmeye devam ettiğini görüyoruz.

19 Ocak diyoruz. Çünkü bu ülkenin kendi içindeki eşitlik, mutluluk ve gerçek demokratik bir toplum benliğini arzulayan ve bunun için çalışan bir insan; bütün bu gücetapıcıfaşistbağnazlar tarafından haince öldürüldü.

Küreseldomuzalgüçemicidiktatörlerin ve onların yerel yardakçılarının dünyasında seyirci olarak kalmayıp sesini çıkaranların canının okunmasını doğduğumuzdan beri izliyoruz. Bilgisizlikten içi boşalan toplumu, bilgi yüklemesiyle içi dolu gerizekalılara dönüştürülmesinden ifrit oluyorumz. Sizin de sıcak odalarınızda seyirci kalmadan bir şeylerin yolunda gitmediğine vakıf olmanızı arzuluyorum.

13 Melek bloğunda konuyla ilgili bir post ve video ya rastladım. Ayrıca Dino'nun yazısını da okumanızı çok önemle tavsiye etmekteyim.

http://13melek.blogspot.com/2009/01/hrant-iin-adalet-iin_21.html

http://dinoaah.blogspot.com/2009/01/19ocak.html

http://www.hranticinadaleticin.com/

http://deuss-makina.blogspot.com/2009/01/deuss-ex-machina-239-memorabilia-sireli.html

İhtiyar Olmadan Ağardı Saçlar



Şurdan buraya şey ettim

Yeniçağın bilgisayar bağımlısı genç tüketicileri olarak her türlü yaşanmışlığın özüne kolayca ulaşıldığından hissiyatların doğruluğundan zaman zaman endişe duyduğumuz oluyor. Edindiğimiz bir albümden, izlediğimiz bir filme kadar her alanda kafalarımıza samimiyet eksenli soru baloncukları yerleştiriyoruz, fakat yepisyeni çıkan Fairuz Derin Bulut & Ali Tekintüre albümü bu düşüncelerimizden bir nebze bile etkilenmeyecek cinsten.

Her türlü globalizasyon ve yerelleştirme hezeyanına bağlı olarak içleri türlü türlü boşaltılan ve akabinde türlü şekilde prim gören kavramların yılmaz takipçisi popüler kültür ataşeleri olaraktan şimdilerdeki kafa açacağımız: “Arabesk”

Türlü kaybedilmişliklerin en yalın haliyle; steril ve içten pazarlıklı acıların kıyısından köşesinden geçmeden nağmelere döküldüğü arabesk; 80’lerin baskı ortamında: düşünen, fikir üreten ve yaşamı hissetmeye çalışan insanların türlü şekillerde hissizleştirilmelerinden sonra; şehir nüfusunda patlama, işsizlik, türlü kriz, baskı ve işkencelerin arkasında; umut ve ekmek kapası ekseninde şehirlerin yanında yavaş yavaş büyüyerek ümitler ve acıların kol kola gezindiği varoş ortamlarından mega köy şehir merkezlerine sızmayı başladığı yıllardan beri hor görülen bir müzik türü oldu.

Yalnız şunu belirtmeden geçemeyeceğim ki; Müslüm Gürses konserinde kendini jiletleyen gençlerden korka korka bahseden, İbrahim Tatlıses, Orhan Gencebay dinleyenleri kıro ve başka envai çeşit iyi veya kötü arabesk müzisyeni türlü şekillerde tu kaka eden; akabinde 2000’lerin başında türlü moderin – modern değil moderin – arabeskçi türetip –kır saçlı Özcan Deniz out, yönetmen Mahsun in- , Müslüm’ü de baş tacı eden antin kuntin entel medyasal safsatalarla alakamız yoktur. Bilakis arabesk müziği sevimli bir popüler kültür oyuncağı gibi alıp hüznünü rafine yaşayıp, yine günlük hayatına devam eden kendine mahsus kültürel sömürgecilik anlayışında değiliz. Arabesk seven mühendislik fakültesi metalcisi hiç değiliz.

Sınıfsal yapılanmalarda insanların kendini ifade ettikleri söz öbekleri, söylemler ve müzik türlerine bakaraktan; kendini jiletleyen adamın isyanı da, dolmuş da direksiyon sallayan adamın acılarını da, başka bir dilin hezeyanları olarak görmekte olan yurdum şehirlisine göre kıro olarak görülmesi, varoşun hissiyatlı delikanlısı tarafından da şehirli insanın entel yavşaklar olarak betimlenmesi de türlü yabacılaştırılma çalışmalarının ürünü olarak sırıtmakta. Fakat sosyal analizsel çıkarımlarımızı fazla uzatarak sizi sıkma taraftarı da değilim. Zaten genel mutsuzluk öğeleri de her yerden kolayca önümüze serilmekte.

Biraz da müziğe dönersek, Fairuz Derin Bulut’la olan tanışıklığımız Sinek Saz’lı, Gonca’lı, Kaçmaa’lı albümleri Kundante’ye dayanmakta. Kendilerinin ilk albümlerinden sonra araya giren askerlik dönemlerinden sonra pek ses soluk duymasak da, Ayben’le beraber yaptıkları icraatlarla tekrar piyasaya döndüklerinin sinyallerini vermişlerdi. Rap şarkılarının arasında çalıkları pavyon müzikleriyle de şaşkınlık uyandırmaktaydılar bende.

Ali Tekintüre ismine aşina olmayanlar için küçük bir wikipedia enstantanesi şeklinde açıklama yaparsak, son 20 yılda arabesk müzik dalında şarkı söyleyen Bergen’inden, İbo’suna, Zeki Müren’den Orhan Gencebay’a ve türlü birçok arabeskçiye şarkı sözü veren, şiir kasetleri bulunan, Roll röportajından hallice edindiğimiz bilgiye göre, arkadaşlarının “Unkapanı’na heykeli dikelesi bir insan” olarak nitelendirdiği bir abimiz kendisi.

Doublemoon etiketiyle çıkan albümde, Fairuz Derin Bulut’un esas kadrosunun yanında vokallerde Gonca Öncel ve Serkan Döver’i dinlemekteyiz. Albümü gidip satın alırsınız şayet içinden güzel bir CANIM DEDİKLERİM sticker’ı ve ufak bir kitapçık da çıkmakta. Sticker da tam araba arkasına yapıştırmalık cinsten diye eklemek isterim.

Albümdeki bütün şarkı sözleri Ali Tekintüre’ye ait, albümde özellikle açılış şarkısı Acı Gerçekler gerçekten damar ve ötesi bir şekilde içimize işler durumda. Albümde zamanında birbirinden öte hit olmuş şarkılar mevcut, İbo’dan Canım Dediklerim, Orhan Gencebay’dan dinlenilen Büyük Aşkımız ve envai çeşit hit şarkı. Zamanında ağabeyimizin üstünden çok ekmek yemiş millet ama pek minnet etmemişler kendisine...

Sonuçta uzun uzadıya gitmezsek, şu sıralarda dünyada ve ülkede olan biten kafa karıştırıcı ve mide bulandırıcı türlü mutsuzluk öğelerine karşın; basit ama etkili bir şekilde, isyanı belki belirli bir sınıfa karşı haykırılmasa da her daim kadere sitemkâr olan “Arabesk” içteki acılara bir nebze de olsa merhem olacaktır zannımca.

Fairuz Derin Bulut @ Myspace

Kara büyü


The Knife 2009 yılına kadar müzik yapmayacaktı. Nasıl da üzülüyordum.
Neyse, sonra 2008 yılı güzel haberlerle son buldu... Birisi Karin Djeijer'in bir başka proje ile // Fever Ray // Mart ayında kendi isminde bir albüm çıkaracağı; diğeri de The Knife'ın müzikal çalışmalarına geri dönüşü ve Eylül ayında prömiyerini yapacakları bir opera(Tomorrow In A Year adında) hazırladıklarıydı!!

Eylül ayına kadar sabretmeyi aklımın ucundan bile geçiremezken, Nayf hayranlarını Mart ayına kadar beklemelerini önerebilirdim. Fekat genç indieler sabırsız, blokların yüksek mevkiilerden, büyük leybıllardan tanıdıkları komşuoğulları kayınçoları var. Arz talep müesesesi tıkır tıkır işlemekte.. Bu sebepten de Fever Ray ile tanışmamız fazla bir zaman almadı.
If I Had A Heart adlı film müziğinden hallice çalışmanın bir iki ay kalp atışlarımızı bilmem kaç bpm'e çıkarmasından sonra klip ve albüm de gizli gizli masaüstlerimizde yer almaya başlayacak*başlıyor*başladı.

Fever Ray, Nayfsever kişiliklerin, Karinsever b-g-eyleri/bayanların delirmesine yol açabilir. İç çekmelerine müsaittir. Yer yer Olof'un sesini de duyuyormuş gibi hissedebilirsiniz. Hatta bir soru sorabilirsiniz:
- Neden Fever Ray diye proje çıkartmışlar ki fazladan? bu bildiğin Nayf??!
Cevapları da geliyor sırayla...
Fever Ray daha karanlık. Hatta bariz karanlık.
Ilık ılık da değil. Buz gibi. Naneli. Okaliptüslü. Ekşi. Mayhoş.
Dans etmiyoruz. Oturduğumuz yerde kala kalıyoruz dinliyoruz. Mistik havaları kokluyoruz.
Albüm esnasında deneyimlenerek büyü hakkında daha çok bilgi sahibi oluyoruz.
Ateş yükseliyor. Süregeliyor...
Pik yapabilir. Dikkat!

Fever Ray >> Ofisyal

Fever Ray >> Mayspeys

Fever Ray >> Burdan yak
// rispekt to Bitersin.

Öğrenciyem Ezelden


Öğrenci sıfatlı tüketici varlıklar olaraktan final temelli hezeyansal açılımlara daldığımızdan kafayı bir nebze toparlatacak cinsten bir miksteyp yapıveresim geldi. Güç sizinle olsun

Our Brother the Native - Strigiformes

Populous With Short Stories- Man Overboard

Le Volume Courbe - Ain't Got No. . . I Got Life

Department of Eagles - Phantom Other

Katherine Hepburn's Voice - Crushin' Out

Deerhunter - Nothing Ever Happened

Gang Gang Dance - First Communion

Ciccone youth - MacBeth II

No Neck Blues Band - Ministry of Voices

Hepsini birden umarsızca sömürmek için dıkla

Krakow loves Adana


İsimden hallenip sorunca, alamancı bir ailenin kızı olduğunu öğrendiğim Deniz ismindeki arkadaşın procesi "Krakow loves Adana"'yı pek tuttum şahsan, "Red Paperclips" pek hoş


Krakow loves Adana @ Myspace

Acil Toplumsal Talep

Aşağıdaki talep ile internet aleminin en faideli sitelerinden Düğümküme'de rastlaştım, buraya da koymak istedim:
"""
Şu anda içinde bulunduğumuz toplumsal şizofrenik durumu iyileştirmenin bir yolu açık olmak. Devletten cemmatlere her türlü kurumun yapısı ve yapılan işlemler herkese açık olmalı. En son Tuncay Güney videosu üzerine tartışırken Murat Kirgin “Susurluk döneminde müthiş br toplumsal baskı vardı” dedi. Devam etti: “Aydınlar, sendikalar, öğrenciler elele verip toplumsal muhalefet oluşturabildiler. Eğer bugün yeniden somut talepleri olan bir toplumsal muhalefet olursa gerçekler ortaya çıkar. Bunun için 4 önemli acil talep gerekiyor:”

1. Ergenekon mahkemesi TRT kanallarından birinde canlı yayınlansın.

2. TBMM de bulunan başbakan dahil tüm milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılsın, seçilmiş olmalarıyla beraber kurtuldukları davalardan yeniden yargılanabilsinler.

3. Topluma karşı işlenen suçlarda zamanaşımı kaldırılsın.

4. Askerleri sivil mahkemeler yargılasın.

Ben de bu 4 maddeyi talep ediyorum. Eğer siz de katılıyorsanız, bu listeyi alıp kendi sitenizde blogunuzda yayınlayın.
"""

Evka 4 Rep



Çakır ve serayseverden dev performans. Korhan Abay ne alaka diye düşüncelere dalaman
Norm Ender Myspace

2 Koca Sene




http://www.hranticinadaleticin.com/tr/cagri.php

F91W


Son zamanlarda artan korna sesleri ve kazınmış saçlara özdeş olarak askere uğurladığımız insanların sayısındaki artışın fazlalığı birçoğunuzun dikkatine sebebiyet vermiştir. Her askere gidenin yaptığı fiks alışverişte en akılda kalıcı olanları yeşil çamaşırlar ve boyna bağlanan cüzdandan sonra asker saati gelir ki , bu bizim ilkokul sıralarında delicesine hayranı olduğumuz Casio F91W’den başkası da değildir. Bizimde yakınlarımızdan askerlere gidenler olduğundan serbest çağrışıma sığınaraktan az biraz F91 W’den bahsetme ihtiyacı hissettim.

Son yıllarda 90’lar fetişizmine paralel olarak gözle görülür ölçüde değerlenen eski Casio’lara ithafen ismini alan F91W kolektifi Türkiye’de gerçek anlamda genel geçer müziğin alternatif işler üretmeyi başaran bir oluşum olarak karşımıza çıkmakta. Genel olarak deneysel, elektronik, ambient ve drone’a yakın ev yapımı şarkılar üreten topluluğun ürünlerine genelde el altından dağıtılan cd’lerle veya ücretsiz olarak internet üzerinden ulaşmak mümkün.

F91W ‘de başlıca göze çarpan isimlere az biraz göz atarsak:

Loop, org ve sesin birleşiminden oluşan I Create Soundscapes, ambient ve drone a yakın bir eksende seyreyleyen Temiz No Miracle Here, dinlerken deneyselliğin dibine vurmuş bir casiotone for the painfully alone kafası yaşadığım Kahverengi Karton Ayı ve nu rave , french touch tabanlı müzikleriyle Tight White ilk dinleyişte kulağa hoş gelen isimlerden. Özellikle Tight White’ sevgili Harun İzer ile beraber İstanbul sahnelerinde yakalamanız mümkündür.

Sadede gelirsek Henüz taze bir oluşum olsa da, kendi çapında pasta tadında, Garip Adamlar vari bu tür oluşumlardan çıkan işlere ve etkinliklere sessiz kalmamanızı öneririz, zira kısıtlı olan piyasada bir de bu kriz ortamında boşa kürek çekme veya insanların kendilerine eylemesinden gayri her türlü güzel aksiyona ihtiyacımız olduğu aşikâr.


http://f91w.blogspot.com/

Kahverengi Karton Ayı @ Myspace


I Create Soundscapes @ Myspace

Tight White @ Myspace

temiz no miracle here @ Myspace

Acı Gerçekler




Sinek Saz'ından Gonca'sına arabeskpopcazalaturka-sırtındayamalıbirhırka ekseninde dinlediğimiz topluluk Fairuz Derin Bulut, yeni çıkacak albümleri "Arabesk" den "Acı Gerçekler" isimli şarkıyı myspacelerine koymuş, damar ve ötesi

Fairuz Derin Bulut @ Myspace

Lotusuçtu


Prefuse 73 + Burial / 2 = Flying Lotus desem biraz kolaya kaçmak olur ya. Endüstriyel Hip-Hop diye bir tür varsa - ki tür salatasına çeşni babında herkes biraz dj zenci ya- Flying Lotus bu alanda en başarılı şahıs son zamanlarda dinlediğim.

Los Encılız albümü geçen sene bitirkene yine Burial'ın Untrue'su gibi; yeni kışta - boktan kışta - kafa öğütücü, hafif breakbeat, idm'in soğukluğundan uzakta ve klip tadında yürüme seanslarına teşvik edici bir atmosferde fiki fikilemekte.

Flying Lotus - Interference

Flying Lotus - Melt!

Flying Lotus @ Myspace

counter on
blogger